20 Kasım 2014 Perşembe

Dert




Söylemeyeyim söylemeyeyim diyorum ama artık içimde tutamıyorum. Yahu, o kadar kelimeyle günde bilmem ne kadar cümle sarf ediyoruz, yarıdan fazlası laf olsun!

Ey insan düşün bir! Söylediğin sözlere riayet etseydin, şimdi ömrün kurtulmuştu belki de. Belki içinde bulunduğun buhranlı günlerden tez elden sıyrılırdın. Nedir bu her konuda konuşayım azmi? Anlamıyorum gerçekten.

Düşünün şimdi, bir cümle düşünün. Aklınıza müthiş cümle geldi, hoop “hemen paylaşayım…” modundasınız, “…ailemle, 
arkadaşlarımla, cümle dostumla.”

A, bunun bir de a-sosyal ortamı var canım(!)

Paylaştınız ama arkası? Paylaştığınız/söylediğiniz söz sizi yansıtıyor mu efendim? O sözü yaşıyor musunuz? Söylediklerinizin biri size uysa “tamam” diyeceğim. Yahu, günde bir cümle söyle yaşayarak söyle. Kendime de kızıyorum! Sen o kadar hafta yaz, hiçbirine uyma. Ne anladım ben bu işten?

Velhasıl, (sanki yukarıdakileri boşuna anlatmışım, anlatmasam konu anlaşılacakmış gibi, velhasıl) bir cümle kuruyorsanız o cümle, sizin onunla amel edebileceğiniz bir cümle olsun. Lütfen, bari kendiniz için yapın bunu.

İmam-ı Azam hazretlerinin bal hikayesini anımsayın. Bir de böyle yaklaşın bu yazıya.


İncittimse affola. 20.11.14

KDG İlk Blog Yazısı

Yalnızlık

Blogger'daki ilk yazımdan sadece başlıktı, geriye kalan.. yer vermek istedim.. 2011 yılında başladığım blog yazılarını  2015'...

Tüm zamanların en çok okunan 3 yazısı